Beyninizi Güçlendirin
Bir hücrenin diğer hücre ile bağlantısı 5-10 bin kadardır. Prof. Russel “The Brain Book” isimli kitabında 1 gr Beynin dünyadaki telekomünikasyon sistemlerinden daha çok bağlantı ihtiva ettiğini belirtmektedir.
1 gr beyinde 100-150 milyon hücre vardır. Yeryüzündeki insan sayısı ise 5-6 milyar. Bu kadar insan birbiri ile aynı gün telefonla konuşmuyor ama insan beyin hücreleri sürekli iletişim halindeler. Masadan bir bardak su almak istediğimizde, kola gelen kaslara gevşeme – kasılma talimatı vermesi, bardağın sertliği, sıcaklığı, ağırlığı, hangi açı ile ağza götürüleceği gibi bir çok işlemler, hangi koordinatlarla hareket edileceğine dair bilgiler beynin işlevidir. Bunlar yapılırken olağanüstü bilgi işlem süreci işler.
Kendisini yenilemiyor
işte böyle harika bir organ kendini yenileme yeteneğine sahip değildir. Diğer beden hücreleri yenilenip değişirken beyin için tek yol kapasiteyi arttırmaktır. Bu işlem de beyin eğitimidir. Beynini iyi bilen ve kullanan kişi başarı ve mutluluğu yakalayacaktır.
bilgileri akılda saklamak
Sizi nöron, sinpps, sindptik bağlantı gibi teknik ayrıntılarla bunaltmadan şunu söyleyebiliriz. insan beyni elektriksel ve kimyasal ileti ile çalışan biyolojik bir bilgisayardır. Hafıza hard disk, zeka mikro işlemci, programda bizim kişiliğimiz ve ruhsal yapımızdır. Elektronik devrelerden oluşan hafızamız o kadar büyük bir kaptır ki orada bilgileri Doğru sınıflandırmamızsa bilgiler kayboluyor ve biz unuttuğumuzu düşünüyoruz. Aslında bilgiler hafızamızda kimyasal harflerle yazılmış fakat biz kullanm ayı bilmediğimiz için unuttuğumuzu düşünüyoruz.
Yakın ve kısa bellek
Yakın ve kısa Bellek dikkatin daha çok elektriksel nitelikte olduğu, orta ve uzun belleğin kimyasal nitelikte olduğu bilinir. Bilgisayarda manyetik partiküllerin “1-0″ şeklinde dizilişi gibi beyinde de hem duygular hem düşünme kimyasal olarak dizilir. işte alzheimer gibi hastalıklarda beynin bu Protein yapısı hasara uğruyor.
beyin Bilgisayar kıyaslaması
Beynin bilgisayarla kıyaslanması beynimizin nasıl çalıştığını en iyi anlamanın yoludur.
INPUT cihazı beş duyunun, ROM sadece okunur hafıza iç organlarımızın nasıl çalıştığı ve otonom faaliyetle ilgili Bellek, RAM rast gele giriş hafızasıdır. ROM’a hiçbir müdahale yapamayız ara RAM’i doğru kullanmamız gerekir.
RAM’de bilgiler iki biçimde saklanır. Kısa dö nemli bellek (CD sürücü), uzun dönemli bellek (HARD DiSK)
beyinde bilgiler nerede saklanır
Her gün sanki veri bombardımanı yaşıyoruz. Beynimiz düzenli bu verilerin arasında bilgi seçer. Beynimizde filtre görevi gören alanlar var. Bu alanlar, önemli-önemsiz bilgileri süzer. Onayladığımız bilgiler belirli alanlara depolanır. beyinin modüler sistemle çalıştığı konusundaki bilimsel tez gittikçe güçlenmektedir. Modülleri kişi kendiside oluşturabilmektedir. En kolay saklanan bilgilerin en çok duyulan ve tekrar edilen bilgi olduğu düşünülürse hafıza bankanız bu tüp bilgiler için bildik yollar oluşturmuştur. Bilgisayar örneğine dönersek bilgisayarda uzun süreli hafızaya dosya eklemeden önce ona özel bir isim veririz. Çok Bilgiyi akılda tutmak isteyen kimse hafızası ile ilgili özel kodlama ve isimlendirme sistemi geliştirmelidir.
Sağ beyin, sol beyin
1981 de Nobel ödülü alan Roger Sperry beynin sol tarafının mantıksal işlevleri, sağ tarafının duygusal, sanatsal işleri yerine getirdiğini öne sürdü. Eğitimle ilgili kavram ve bilgiler beynin sol tarafının işlevi ile ilgilidir. Californiya Üniversitesi’nden Prof. Robert Ornstein “Beynin iki tarafını dengeli kullanabilen insanların kapasitelerinin diğerlerine göre beş katı fazla olduğu” görüşünü savunuyor.
Kötü hafızanın sorumluları
Kötü hafızanın birinci sorumlusu dikkatsizliktir. düşünceyi yoğunlaştırabilen, bir konuya konsantre olacaktır. insanlar bilgileri zihinlere kazırlar. Dikkat edilmeden dinlenen bilgiler kuma yazılmış gibidir hemen silinir.
Kötü hafızanın ikinci sorumlusu öz güven azlığıdır. insan beyninde biyolojik bir saat vardır.Eğer o saate bilerek ve irade ederek sabah 07.00’de kalkacağınızı söylerseniz,öyle programlamış olursunuz. Sabah 07.00’de kalkmanız kesinleşir. Kolumuzdaki saate güvendiğimiz kadar hafızamıza güvenirsek, o bizi yanıltmaz.
Kötü hafızanın üçüncü sorumlusu önem vermemektir. Unutulan bilgiler genellikle o kişi tarafından önemsenmeyen, bilgiler olacaktır. Unuttum demek mazeret olmaz, çünkü o konuya önem vermediğiniz anlamına gelir.
Kötü hafızanın bir sorumlusu da, akılda tutma tekniğini bilmemektir. Örnek vermek gerekirse, araba, kuş, mavi, lale kelimelerini akılda tutmak istiyorsanız doğrudan ezberlerseniz aklınızda kalmayacaktır. “Mavi bir arabanın üzerindeki kuşun, ağzında lale var” şeklinde ezberlerseniz bunu asla unutmazsınız.
Kötü hafızanın bir nedeni de duygusal boyutunun ihmal edilmesidir. Bir tiyatro sanatçısı rolünü ilk öğrenirken heyecanları da tekrar eder, böylece rolünü tam uygular. ilk öğrenirken heyecan ile kelimeleri beraber öğrenirse kolay unutmayacaktır. Merak dürtüsü duygusal gücü arttıracaktır. Bunun için; Merak ilmin hocasıdır, denilmiştir.
Kesinlikle unutmamam gerekir denilen bilgileri not alın. Bundan 1400 yıl önce Hz. Peygamberimiz unutmamak için “Sağ elinizden yardım isteyin” demişti. Aldığınız nottan tekrar ederseniz, özellikle 2-3 Ayda bir yapılan tekrar sonunda bilgiler, kalıcı hafızaya işlenecektir.
Kötü hafızanın önemli bir sebebi bilgilerin kullanılmamasıdır. zihinsel uyarıcıların çok olduğu, bilgilerin tekrar edildiği bir beyinde unutkanlık olmaz. insan beyni “kullan ya da kaybet” kuralı ile çalışır.
insan beyninde kalıcı hafızaya yazılan hiçbir bilgi silinmez. protein şifreleri olarak yazılıdır. beyin ameliyatı esnasında yarı bilinci açık hastanın beyin kabuğu elektrikle uyarıldığında, çeşitli bilgileri anlatmaya başlar. Yaşadığı doğum sancısını, bildiği şiirleri okuyabilir.
Demek ki hafıza özel bir biyonik cihazdır. iyi kullanarak onu iyi bilgilerle doldurabiliriz.
Beynimizi güçlendirmek için -Beynimiz kalbimiz midemiz gibi bir organımızdır. Oksijen ve gıdalarla beslenir. Beyni hastalık öncesi korumak koruyucu tıp açısından çok değerlidir.
Beynimiz ağırlık olarak vücudun %2’si olduğu halde vücuda gelen Oksijenin % 20’sini şekerin büyük bölümünü tükettiği bilinmektedir. oksijen oranı şehir atmosferinde %18-19’ a düşmektedir. Doğal ortamda % 20-21’dir. O halde beynin birinci koruması bol oksijenli doğal yaşama önem vermektir. Çevre kirliliği hafıza zayıflamasının ilk sorumlularındandır. Temiz hava beyin sağlığı için ilk şarttır.
ikinci şart spor ve yürüyüştür. sporun özellikle hafta bir yapılan terletecek sporun beyinde morfin benzeri maddeler salgılayarak anti stres etkisi yaptığı artık bilimsel olarak gösterilmiştir.
Üçüncü şart beyinde mutluluk hormonu salgılatan olumlu hayat felsefesinin yaşam tarzı olarak seçilmesidir. sevgi duygusunun güçlendiği dolayısıyla korkunun azaldığı, güven duygusunun geliştiği pozitif yaşam felsefesini öğrenmek ve uygulamak hiç zor değildir.
Dördüncü şart doğru beslenmedir. beyin kan şekerini doğrudan kullanır. kan şekerimizi düşürmememiz gerekir. Bunun için serbest radikal giderici antioksidan, hücre yenileyici özellikteki taze sebze ve meyve favori gıdamız olmalıdır. E ve C vitamininde zengin gıdalar beyin hücre yıpranmasını önler. Çayın özellikle yeşil çayın tüketilmesi beyin sağlığı için yararlıdır. beyin için gerekli vitamin, mineral, oligo Elementleri çokça sağlayan Bal, ceviz, fındık, çörekotu, badem karışımını her sabah bir çorba kaşığı alırsanız güne daha sağlıklı başlamış olursunuz.
Her türlü bilgi belge ve dökümanı bulabileceğiniz güncel bir blog. Güncel Bilgiler, Güncel Ödevler,Ödev arşivi,Ödev Kapakları... Hayatınız kolaylaştıracak her türlü pratik bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. İş Hayatınızı kolaylaştıracak her türlü Mali Pratik bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. Okul hayatınızı kolaylaştıracak her türlü pratik bilgi ve ödevlere buradan ulaşabilirsiniz.
7 Mayıs 2010 Cuma
6 Mayıs 2010 Perşembe
2010 KPSS Başvuruları Ne Zaman
2010 KPSS Başvuruları Ne Zaman
2010 Kpss Lisans başvuruları 10 Mayıs 2010′da ve 25 Mayıs 2010 tarifinde son buluyor. Kpss ilk başvuracak kişilerin bulunduğu şehirdeki rektörlüklere ve ösym sınav merkezlerine gitmesi gerekmekte. Başvuru yapmadan önce Vakıfbank a TC numarası ile birlikte sınav parasını yatırması gerekecektir. İlk defa girmeyecek kişiler ise TC numarası ve şifresi ile Ösym’nin http://ais.osym.gov.tr/ adresine giriş yaparak başvuru yapabilecekler.
2010-KPSS Lisans
Sınav tarihi : 10.07.2010 – 11.07.2010
Başvuru Tarihi : 10.05.2010 – 11.05.2010
Başvuru Yeri : ÖSYM Sınav Merkezi Yöneticilikleri, Üniversite Rektörlükleri
Başvuru Ücreti :
1 oturum 35 TL
2 oturum 55 TL
3 oturum 75 TL
4 oturum 95 TL
Sınavı Sonuç Tarihi : Belirlenmedi
2010-KPSS Orta öğretim / Önlisans
Sınav Tarihi : 26.09.2010
Başvuru Tarihi : 31.05.2010 – 02.07.2010
Başvuru Yeri : ÖSYM Sınav Merkezi Yöneticilikleri, Üniversite Rektörlükleri
Başvuru Ücreti : 35 TL
3 Mayıs 2010 Pazartesi
Google Ayrıntılı Arama
Arama motorunu etkili kullanmak, aradığınız şeyi elinizle koymuş gibi bulmak için arama satırınızı güçlendirin, ayrıntıya girin ve sonuca ulaşın.
Google’ın adını son zamanlarda hep farklı alanlardan duymaya başladınız. Mobil telefonlar için işletim sistemi platformu, resim işleme yazılımı, takvim… Fakat şirket bir yandan diğer dallarda ilerlerken, temel faaliyet alanı olan aramayı öksüz bırakmıyor ve sunduğu olanakları gün geçtikçe geliştiriyor. Gelin Google’ı Google yapan web aramasında ne gibi gelişmiş özellikler sunduğunu ayrıntıya inerek inceleyelim.Birden çok sözcük avantaj yaratıyor
Google’ı açtığınızda karşınıza çıkan forma sıkça kullanılan bir kelime yazmak, bir anda önünüze milyonlarca sonucun serilmesiyle sonuçlanacaktır. Örneğin bugün, aradığınız kelime “ev” olduğunda 225.000.000, “home” olduğundaysa 5.630.000.000 gibi sonsuz denebilecek kadar çok arama sonucuna ulaşıyorsunuz. Tabii Google’ın her geçen gün internette boy gösteren siteleri indekslediğini düşünürsek, aynı kelimeler için görüntülenen sonuçlar, gün geçtikçe artıyor.
İnternette arama yaparken aslında esas olan, ihtiyacımız olan veriye en kısa yoldan ulaşmak. Bunun içinse ilk adım, aradığınız kelimeye başka kelimeler ekleyerek, daha ayrıntılı sonuçlara ulaşmak. Örneğin “ev” kelimesinin yanına “satılık” kelimesini eklerseniz, karşınıza çıkan sonuçların toplamı birden 1.990.000 gibi bir rakama düştüğünü göreceksiniz.
Kelimeleri tırnak içinde girmek ise çok daha farklı bir sonuç doğuruyor. Bu durumda Google, içinde “satılık” ve “ev” kelimelerinin her hangi bir yerde değil, bu iki kelimenin bir bütünmüş gibi arka arkaya geçtiği sayfaları arıyor. “satılık ev” için geçerli sonuçlar ise yaklaşık 1.680.000’e kadar düşüyor. Tabii bu sayı yine de satın almak üzere ev almak isteyen biri için astronomik boyutta. Ama arama satırına aradığınız evin özelliklerini eklemeye devam ettikçe sonuç sayısı düşecektir. Bu örnek için [“satılık ev” merkezi sistem doğalgaz “3. kat”] gibi bir arama satırı, arama sonucu sayısını üç basamaklı sayılara kadar düşürecektir.
İstemediğiniz kelimeleri aramanızdan çıkartın
Arama satırını, yeni ifadeler ekleyerek geliştirebileceğiniz gibi, sonuçlardan bazı ifadelerin geçtiği sayfaları çıkartarak da detaylandırabilirsiniz. Görüntülenecek sonuçlar içinde geçmesini istemediğiniz bir ifadeyi, başına “-“ işareti koyarak girmelisiniz. Örneğin [“satılık ev” -“giriş kat”] şeklinde bir arama satırı, içinde “giriş kat” değiminin geçmediği sonuçları görüntüleyecektir. Aramalarınızda “-“ işaretini, ileride bahsedeceğimiz [intitle:, inurl:] gibi arama komutlarının ters işlev görmelerini sağlamak için de kullanabiliyorsunuz.
Küçük ayrıntılara dikkat
Temel arama fonksiyonlarından ayrıntılı aramalara doğru ilerlerken, dikkat etmeniz gereken küçük ayrıntılara da değinmekte yarar var. Öncelikle belirtelim ki, Google arama sırasında büyük/küçük harf ayrımını ve girilen sözcüklerdeki herhangi biçimlendirmeyi önemsemiyor. Yani aramak istediğiniz kelimeleri büyük harflerle yazmak, küçük harflerle yazmak ya da bazı harfleri büyük bazılarını küçük yazmak arama sonuçlarını değiştirmiyor. Bir metinden kopyalayarak Google’a yapıştıracağınız ifadelerin de kalın ya da italik gibi bir biçimlendirmeyle yazılmış olması da bir şey değiştirmiyor.
Google’ın “stop” sözcükleri
Aramanızda geçen www, http ve .com gibi terimler, daha iyi sonuçlar sağlamakta pek işlev göstermiyor ve üstüne üstlük arama hızını oldukça düşürüyor. Bu sebeple Google, normal bir aramada arama satırına girilseler dahi bu kelimeleri göz ardı ediyor. İngilizce’deki in, is, it, of, on, or, that, the, this, to, was, what, when, where, I, a, about, an, are, as, at, be, by, com, de, en, for, from, how, who, will, with, the kelimeleri de bu uygulamaya dahil olan kelimeler. Aramaların hızını artırmak için dikkate alınmayan bu kelimelerin “stop words” olarak anılıyor.
Dikkat: Özellikle bu kelimelerin de aranmasını istiyorsanız, kelimeleri yazmadan önce başlarına “+” işareti ekleyin. Aramanız örnek olarak [+en uygun fiyat] şeklinde görünebilir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)