2 Aralık 2011 Cuma

Alışkanlık

ALIŞKANLIK
Bir köylü kadın, bir danayı doğar doğmaz kucağına alıp sevmiş, sonra da bunu adet edinmiş, her gün danayı kucağına alıp taşırmış; sonunda buna o kadar alışmış ki dana büyüyüp koskoca öküz olduğu zaman, onu yine kucağında taşıyabilmiş. Bu hikayeyi kim uydurduysa, alışkanlığın ne büyük bir güç olduğunu çok iyi anlatmış olacak. Gerçekten alışkanlık pek yaman bir hocadır ve hiç şakası yoktur. Yavaş yavaş, sinsi sinsi içimize ilk adımını atar; başlangıçta kuzu gibi sevimli, alçak gönüllüdür ama, zamanla, oraya yerleşip kökleşti mi, öyle azılı, öyle amansız bir yüz takınır ki kendisine, gözlerimizi bile kaldırmaya izin vermez...

Bence en büyük kötülüklerimiz, küçük yaşımızda belirmeye başlar ve asıl eğitimimiz bizi emzirip büyütenlerin elindedir. Çocuk bir tavuğun boynunu sıkar, kediyi, köpeği oyuncak edip yara bere içinde
bırakır; anası da ona bakıp eğlenir. Kimi baba da, oğlunun savunmasız bir köylüyü, bir uşağı öldüresiye dövdüğünü, bir arkadaşını kurnazca ve kahpece aldattığını gördüğü zaman, bunu yiğitlik belirtisi sayarak sevinir. Oysa bunlar zalimliğin, zorbalığın, dönekliğin asıl tohumları, kökleridir; çocukta filizlenirler, sonra alışkanlığın kucağında, alabildiğine büyüyüp gelişirler. Bu kötü yönsemeleri yaşın
küçüklüğüne ve işin önemsizliğine bakarak hoş görmek tehlikeli bir eğitim yoludur. Önce şu bakımdan ki, çocukta doğa egemendir ve doğa asıl yeni tomurcuk salarken katıksız ve gürbüzdür; sonra da,
hırsızlığın çirkinliği, çalınan şeye göre değişmez ki: Ha altın çalmışsın, ha bir iğne. «İğne çaldı, ama altın çalmak aklına bile gelmez» diyenlere benim diyeceğim şudur: «İğneyi çaldıktan sonra niçin altını da çalmasın?»
Kendimiz sandığımızdan çok daha zenginiz; ama bizi ordan burdan alarak, dilenerek yaşamaya alıştırmışlar: Kendimizden çok başkalarından yararlanmaya zorlamışlar bizi.
İyi ve Kötü Alışkanlıklar Nedir
Alışkanlıklar hayatımızın her döneminde var olmuştur. Bu alışkanlıklar tiryakiliğe dönüştüğünde tehlikeli hale gelmiştir. Alışkanlıkları bırakmak önce, niyeti ve düşünceyi değiştirmekle başlar. Çünkü tüm alışkanlıklar önce düşünceyle oluşur.
İyi alışkanlıklar da tıpkı kötü alışkanlıklar gibi bağımlılık yapar. Kötü alışkanlıkları bırakmanın en kolay yolu, yerlerine iyi alışkanlıkları getirmekle mümkün olur… Aksi taktirde kötü alışkanlıkların yerini boş bırakıp terk etmeye çalıştığınızda , başarılı olmak pek mümkün olmayacaktır… Ve en kısa zamanda boş kalan yere, eski alışkanlıklarınızla doldurmanız yeniden kaçınılmaz hale gelecektir. Alışkanlıkların yarısı psikolojiktir
“Tekrarlanan her davranış bir tür alışkanlıktır.” Bunun için de yapılması gerekenlerin başında düşünceyi değiştirmek gelir…
Bir düşünelim: En basit davranışları dahi tekrarladığımızda, iki gün içinde alışkanlık haline getiriyoruz. Örneğin her gün aynı çekmeceden aldığınız tarağınızın yerini değiştirdiğinizde, önce ne yapıyoruz? Yıllardır koyduğunuz eski çekmeceyi açıyoruz. Ve bu durum üç dört gün, beyin yeni çekmeceyi bilinçaltına muhafaza edene kadar sürüyor… Bu süre sonunda beyin artık eski yerini unutup yeni yere alışmıştır bile… İşte tüm alışkanlıklar da aynen böyledir. Bir süre nefsinizle ve iradenizle mücadele edersiniz. Değiştirmek istediğiniz her ne ise bıkmadan, sıkılmadan tekrarlarsanız; göreceksiniz sonunda siz kazanacaksınız.
“Yapılması gereken tek eylem, eski ve zararlı alışkanlıkları bırakıp, yerine yeni ve sağlıklı alışkanlıkları koymaktır.”
Örneğin sigara ve uyuşturucuları bırakmak için, mutlaka yerine koyacağınız iyi bir alışkanlık olmalıdır. Ayrıca alışkanlıkların içinde bırakılması en zor olanı da “sigara alışkanlığıdır.” Çünkü sigara her yerde kolayca bulunup, neredeyse her ortamda rahatlıkla içilebilen zararlı bir maddedir.
Sigarayı bırakırken edinilecek iyi alışkanlıklar neler olabilir?
İyi alışkanlıklara şöyle bir göz atarsak: Sıcak içecekler olabilir. Kuru yemiş, sakız ve benzeri gıdalar olabilir ( bir süre unutana kadar her çeşit ağız oyalayıcılar kullanılabilir… ) Kilo alacağım korkusuna kapılmadan, ilk dönemlerde de bol -bol yemek yiyerek psikolojik alışkanlığı geçirebilirsiniz.
El alışkanlığı için, bir süre elinizde kalem ve benzeri şeylerle el alışkanlığıyla baş edebilirsiniz… Daha sonra psikolojik ve biyolojik sisteminiz yeni düzene kendiliğinden adapte olacaktır…
Çünkü beynimize neyi komuta edersek o bize aynısıyla cevap vermek ve hafızada muhafaza etmek üzere yaratılmıştır.
Edindiğiniz bu yeni alışkanlıklarla da, keyif verici olarak belki de sadece çay ve kahveyle hayatınızı devam edeceksiniz…
Gün içinde mutlaka keyif aldığınız bir içeceğe ayırdığınız zaman olmalı. Bunu kendinize verilmiş bir ödül olarak görebilirsiniz. Çok fazla yasaklarla yaşamak, sevdiğiniz yiyeceklerden kilo alacağım korkusuyla kaçmak insana daha çok sıkıntı verebilir. Dozunu kaçırmadan her şeyden çok az bence yenebilir. Yani “keyif verici gıdalardan tadımlık, faydalı gıdalardan doyumluk” yediğimizde, çok daha sağlıklı ve güzel bir hayatımız olabilir.
Bu gıdaları bir hatırlayalım:
Zararlı, keyif verici ve lezzetli gıdalar:
Çay, kahve, çikolata, kola, asitli içecekler, beyaz ekmek, kek, poğaça, börek, tatlı çeşitler, dondurma, salam, sosis, kırmızı et, tere yağ, yağlı peynir, kaymak, turşu, patates kızartması ve tüm yağda kızaranlar ve mayonez gibi gıdaları sadece tadımlık yediğimizde, hayat boyu hem kendimizi bu lezzetlerden mahrum etmeyiz, hem de keyif alırız.
Faydalı ve çok fazla keyif vermeyen gıdalar:
Su, maden suyu, ıhlamur çayı, bitki çayları, açık çay, sütlü çay, yağsız süt, yoğurt, saf meyve suları, meyve, sebze, kepek veya çavdar ekmeği, yağsız tavuk, hindi eti, ızgara balık, zeytin yağ ve zeytin, fındık yağı, sütlü tatlılar, meyve tatlıları.
Bunun yanında spor çok önemlidir: Mutlaka sevdiğiniz sporu yapmalısınız. En azında günde 35- 40 dakika tempolu yürümelisiniz. Bir süre size alışkanlığınızı hatırlatacak durumlardan uzak olmalısınız.
Sigarayı kolay bırakmak için birkaç örnek:
-Sigarayı bıraktıysanız, tüm kül tablalarını gözden uzak yerlere koymalısınız.
-Uyku saatlerinizi daha erkene almalısınız.
-Hayatınızda köklü değişim yapmalısınız.
-Tüm dostlarınıza sigarayı bıraktığınızı söylemelisiniz.
- Hatta önceden önemli bir tarihi sigarayı bırakma tarihi olarak çevrenize ilan etmelisiniz.
Çünkü bu seslenişle beraber, siz farkında olmadan bilinçaltınızda, sigarasız yaşama hazırlıkları da başlar.
Bu yöntem tüm alışkanlıklar için geçerlidir.
Alışkanlık
Belki alışkanlıklarından vazgeçmeyi başarabilirsin
Sen sigaranı içiyormuşsun gibi düşün mesela
Ya da zamanla bırak beni
Hani sigarada öyledir ya yavaş yavaş azaltırsın benide
Belki ciğerlerinde yer edemedim sigara gibi
Ama kalbinin kıyılarında dolaşmışımdır umarım
Haydi şimdi hoşçakal en büyük alışkanlığım

İstanbul


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder